Panik atak günümüzde sıkça görülen ve tedavisi sağlanmadığı taktirde kişilerin yaşam kalitesini oldukça kötü etkileyebilen bir hastalıktır. Panik atak sırasında, genel sağlık durumunuzu etkileyebilecek panik atak belirtileri ortaya çıkabilir ve bu semptomlara bağlı olarak vücudumuzda anlık olumsuz değişimler meydana gelebilir.
Hastalarda genellikle baş dönmesi, nefes darlığı, kalp çarpıntısı, mide bulantısı gibi şikayetler olabilir. Peki panik atak sırasında neden kalp çarpıntısı hissederiz ya da gerçekten kalbimiz hissettiğimiz kadar hızlı mı atmaya başlar? Tüm bu sorular hakkında merak edilenleri, bu makalede sağlık uzmanlarımız sizler için yanıtlıyor.
Panik Atakta Nabız Kaça Çıkar?
Panik atak hastası olduğunun farkında olmayan kişilerin çoğu ilk atak anında kalp krizi geçirdiklerini düşünmektedir. Yaşadıkları duyguyu “Kalbim ağzımdan çıkacak sanıyorum.” ya da “Kalbim patlayacak gibi, kalbimin atışını duyabiliyorum.” şeklinde ifade edebilirler. Normal şartlarda bir insanın nabzı dakikada 60 ile 100 arasında değişmektedir.
Panik atak krizi geçiren bir insanın nabzı dakikada 200 civarında atmaktadır. Bunun sebebi ise hastaların bu ataklar sırasında yaşadığı ölüm korkusu, çıldırma, delirme ya da kaybetme endişesinin stres hormonlarını ani bir şekilde yükseltmesidir. Bütün bu ani değişimler sonucunda panik atak krizi sırasında kişinin kan basıncı aniden yükselebilir.
Kan Basıncı (Nabız) Artarsa Ne Olur?
Kan basıncı yükselmesi halk arasında tansiyon yükselmesi olarak da bilinmektedir. Kan basıncı yükselmesi (tansiyon yükselmesi) sonucunda şiddetli baş ağrısı, baş dönmesi, göğüs ve sırt ağrısı, mide bulantısı, görme bozukluğu gibi belirtilere rastlanılabilir. Bu anlarda kişi kalp atışlarını rahatsız edici bir yükseklikte hissedebilmektedir. Boyun ve başın uyuşması, ani terlemeler de yüksek tansiyon belirtilerindendir.
Tüm bu belirtiler hastalar için oldukça rahatsız edici olabileceği gibi panik atak anında bu belirtilerin görülmesi ise kişinin otokontrolünü kaybetmesine ve daha çok paniklemesine sebep olabilir. Sonuç olarak panik atak ve yüksek tansiyon birbirini tetikler. Tansiyon yüksekliği panik atak hastalığının riskli bir sonucudur ve tedavi edilmezse beyin kanaması, felç gibi hayati sağlık problemleri ortaya çıkabilir.
Tansiyon Yükselince Ne Yapılmalı?
Tansiyon yükselmesinin hayati sağlık sorunlarına yol açabilir. Sağlıklı bir insanda kan basıncı değerleri 120-129/80-84 mmHg arasında olmalıdır. Bu değer 140/90 mmHg’nın üzerinde olursa yüksek tansiyon olarak adlandırılmaktadır. Panik atak anında yükselen tansiyonu düşürebilmek için çeşitli sağlık uygulamaları bulunur:
Rahatlayın: Temiz hava alabileceğiniz bir ortamda oturup nefes egzersizi yaparak ve yaşadığınız atağın kısa süre sonra biteceğini düşünerek rahatlamaya çalışabilirsiniz. Varsa kravat kemer gibi vücudu sıkan kıyafetleri gevşetmeniz de rahatlamanıza yardımcı olacaktır.
Sakinleşin: Yaşadığınız korku hissinin geçici olduğunu hatırlayın, sizi strese sokan konu veya konulardan uzaklaşıp iyi hissettiren konular düşünmeye çalışabilirsiniz.
Soğuk Su: Başınızı, boynunuzu soğuk suyla ıslatabilirsiniz, ya da ılık bir duş almak da vücudunuzu dinlendirebilir.
Tansiyon çok yükseldiyse ve düşmüyorsa en yakın sağlık kuruluşuna giderek yaşadığınız rahatsızlıkla ilgili yardım istemelisiniz.
Yüksek Tansiyon İlaçsız Nasıl Düşürülür?
Yüksek tansiyon hayat kalitemizi düşüren hatta bazen de hayati tehlikelere yol açan bir rahatsızlıktır. Sürekli yüksek tansiyon şikayeti yaşayan bir kişi en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurarak uzman bir hekimle görüşmelidir. Bunun yanında yüksek tansiyon şikayeti olan kişiler hayatlarında ufak değişiklikler yaparak bile yüksek tansiyona bağlı şikayetlerini azaltabilir.
Sürekli yüksek tansiyon şikayeti yaşıyorsanız sağlıklı bir kiloda olup olmadığınızı kontrol etmeniz gerekiyor olabilir, özellikle fazla kilo yüksek tansiyonu tetiklemektedir. Bir diyetisyenle görüşerek sağlıklı bir şekilde kilo vermeye başlamak çok daha kolay olacaktır.
Tansiyonun başlıca sebeplerinden birisi de aşırı stres altında kalmaktır. Strese sebep olan tüm faktörleri hayatınızdan çıkarmak çok da mümkün olmayabilir. Fakat stresle başa çıkabilecek noktaya gelmek için farklı yollar deneyebilirsiniz. Üzerinizde stres oluşturan, endişelenmenize ve paniklemenize sebep olan durumları kontrol edebilmek, çözüme kavuşturabilmek de sizin elinizde olabilir. Ayrıca kendinizi sakinleştirecek ve rahatlatacak tansiyonunuzu düşürebilecek yolları da deneyebilirsiniz. Örneğin çok stresli hissettiğiniz bir anda nefes ve kas egzersizleri yaparak rahatlayabilirsiniz. Bu egzersizler yüksek tansiyonunuzu kontrol etmede size yardımcı olabilir.
Tuz, şeker gibi yiyecekler yüksek tansiyonu tetikleyen ürünlerdir. Yüksek tansiyon şikayeti olan kişilerin bu gıdaları olabildiğince az tüketmesi doktorlar tarafından önerilmektedir.
Herhangi bir alerji durumunuz bulunmuyorsa potasyum tüketiminizi artırabilirsiniz. Yeşil yapraklı sebzeler, süt ve süt ürünleri, muz, kavun gibi gıdalar potasyum yönünden zengin olan ürünlerdir. Günlük hayatınızda bu gıdaların tüketimini artırmak tansiyonunuzu kontrol altında tutmak konusunda size yardımcı olabilir.
Hareketsiz bir yaşam sürmek yüksek tansiyonu tetikleyen faktörlerden birisidir. Günümüzde çoğu beyaz yakalının en büyük şikâyeti de az hareket etmek ve spor yapmaya fırsat bulamamaktır. Ancak oturduğumuz yerde çalışırken bile yapabileceğimiz egzersizler bulunmaktadır. Vücudumuza uygun egzersizleri bularak günde 30 dakikamızı ayırarak bile vücudumuzdaki kan dolaşımını artırabiliriz.
Sigara ve alkol tüketimi damarlarda tıkanmaya yol açabilir, bu sebeple yüksek tansiyon şikâyeti olan kişiler sigara ve alkol tüketiminden kaçınmalıdır.
Panik Atağa Bağlı Yüksek Tansiyon Nasıl Kontrol Altına Alınabilir?
Yüksek tansiyonun en önemli sebeplerinden birisi stres faktörüdür. Stres aynı zamanda panik atağın da ciddi bir tetikleyicisidir. Tabii ki stresi hayatımızdan çıkarmamız mümkün değil fakat günlük hayatımızda stres altında kalmamıza sebep olan faktörleri en aza indirip, kendimizi rahatlatacak egzersizler, nefes terapileri gibi birtakım çözümler bulabiliriz.
Panik atak hastaları; atak anında endişe ve korku duygularını çok yüksek düzeyde hissederler. Bu duygular kan basıncını artırarak tansiyonun yükselmesine sebep olabilir. Panik atak anında hasta olabildiğince sakinleştirilip, yaşadığı ve hissettiği bu duyguların geçici olduğu, yalnız olmadığı ve fizyolojik olarak tehlikeli bir sorun yaşamadığı söylenerek sakinleştirilmelidir.
Aşırı kafein tüketmek kalp çarpıntısına ya da uykuya dalmada güçlük çekmeye sebep olabilir. Bu çarpıntı ve uykusuzluk sonucunda bir panik atak krizi meydana gelebilir ve buna bağlı olarak tansiyon yükselebilir. Özellikle gece saatlerinde çay ve kahve gibi kafeinli içecekler tüketmek yerine bitki çayları gibi rahatlatıcı içecekler tüketilebilir.
Panik atak uzman bir psikolog desteğiyle kontrol altına alınabilecek bir rahatsızlıktır. Panik atak şikayetleri olan bir kişi zaman kaybetmeden bir uzmanla görüşerek doğru adımlarla şikayetlerini en aza indirebilir.
Temiz havada yürüyüş yapmak, egzersiz yapmak, meditasyon yapmak ve yeni hobiler edinmek panik atağa sebep olan faktörleri en aza indirmek için uygulanabilecek yöntemlerdir. Ayrıca bu tür yöntemler vücudu hareketsiz kalmaktan kurtaracağı için yüksek tansiyon şikayetlerini de ortadan kaldırmaya yardımcı olabilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Panik atak tansiyonu (nabız yükselmesi) zararları nelerdir?
Panik atak tansiyonu; kanın damarlara yaptığı baskının şiddetine bağlı olarak kalp, böbrek, göz, beyin gibi organlara zarar verebilir.
Panik atak tansiyonu (nabız yükselmesi) nasıl geçer?
Panik atak tansiyonu; panik atağı tetikleyen etkenlerin en aza indirilmesi, kişinin stres seviyesini azaltması, panik atak krizinin sonlandırılması, kişinin sakinleştirilmesi gibi yöntemler sonucunda kontrol altına alınabilir.
Panik atak tansiyonu (nabız yükselmesi) tetikler mi?
Panik atak anında hastalarda meydana gelen korku, endişe ve heyecan gibi duygular kan basıncının yükselmesine sebep olur, bunun sonucunda kişinin tansiyonunu tetikleyebilir.
Panik atak tansiyonu (nabız yükselmesi) yükseltir mi?
Panik atak sırasında hastalar korku heyecan endişe gibi duygular yaşayabilir bu duygular kan basıncını artırır, nabız yükselir ve dolayısıyla tansiyon yüksekliği görülebilir.
Panik atak tansiyonu (nabız yükselmesi) düşürür mü?
Panik atak sırasında damarlar büzüşür ve kan basıncı yükselir, bu sırada tansiyon yükselip düşebilir.
Cömertlik, sadece maddi yardımla sınırlı olmayıp zaman, emek ve ilgi gibi pek çok biçimde ifade edilebilir. Toplumsal hayatta önemli bir yere sahip olan bu davranış kalıbı, bireyin sadece çevresine değil, kendi psikolojik iyi oluşuna da katkı sağlamaktadır. Araştırmalar, cömertlik pratiklerinin kişilerin topluma ve sevdiklerine yarar sağlayabilmesinden dolayı kendilerini yeterli hissetmesi, kendinden ve yaptığından tatmin olmuşluk […]
Dr. Nossrat Peseschkian tarafından geliştirilen Pozitif Psikoterapi, insanın içinde bulunduğu duruma farklı açılardan bakabilmeyi amaçlar. Bu sebeple, kişilerin sorunlarına/çatışmalarına çözüm ararken bireysel, toplumsal, biyolojik ve sosyolojik boyutlardan yaklaşır. Pozitif Psikoterapi ekolünün temelini Denge Modeli oluşturur. Denge Modeli, 4 temel alan üzerinde durmaktadır. Beden ve duyular İş ve Başarı İlişkiler Gelecek ve Fantezi Ruhsal açıdan sağlıklı […]
Çoğu insan, kendisini yetenekli ve dayanıklı olarak nitelendirmeyi sever. Nitekim, güçlenmiş, zorluklara göğüs germiş ve yaşamının kontrolünü eline almış bir insan olmak, her bireyi mutlu eder. Ancak bazen, ne kadar güçlü olduğumuzu düşünürsek düşünelim, diğer insanların yardımına ihtiyacımız olduğunu gösteren olaylar ortaya çıkar. Bazı insanlar bu durumlarda kendini zihinsel ve duygusal olarak sıkışmış hissederken; bazı […]
Her insan, bazı zamanlarda kaygı ve stres duygularını arttıran, işte veya kişisel yaşantısında konsantrasyon güçlüğüne neden olan düşüncelerle meşgul olduğu bir dönem yaşar. Geçmiş ve gelecekle ilgili bu rahatsız eden düşünceler, o anda var olmayı ve şimdiki zamanda mutlu olmayı engeller. İşte, tam da bu noktada bilinçli farkındalık egzersizleri devreye girer! Mindfulness olarak da bilinen […]
İyi bir yaşam, her şeyden ve herkesten önce, kişisel olarak kendinize uygun bir yaşamdır. Peki, kendinizi iyi tanımadan, size ve ihtiyaçlarınıza uygun bir hayat inşa etmeniz mümkün müdür? Ne yazık ki, çoğu kişi için bu mümkün değildir. Onlar için yaşam uçsuz bucaksız bir okyanusta akıntıyla yolculuk etmek gibidir. Peki, bu yolculuk nasıl dizginlenir? Bahsi geçen […]
Her canlının içinde benliğinin odak noktası yatar. Örneğin; bir fincan kahvenin özü çekirdektir, etin özü proteindir. İnsanın özü ise kendisidir. Herşey özüyle birlikte güzeldir. İnsan da bu kurala dahildir. Çünkü kendi gibi olamayan herkes, er ya da geç toplum tarafından arzulanan ve kabul edilen normlara sürüklenir. Bütün bireylerin herkesleştiği ve kimsenin kendisi gibi olamadığı bir […]
Bazı rahatsızlıklar, yaş fark etmeksizin, bütün insanlarda her an meydana gelebilir. Mide bulantısı da bebeklerden yetişkinlere kadar herkeste zaman zaman ortaya çıkan problemlerden biridir. Kişinin günlük yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bu durum, çoğunlukla soğuk algınlığı, reflü ve gastrit gibi hastalıkların belirtisi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Bu sağlık problemlerinin bir an önce çözülmesi gerekir. Zira bulantının […]
Tüm bireyler kendilerini diğer bireylerden ayıran bazı duygulara sahiptir. Diğer taraftan bireylerin farklı şekillerde deneyimlediği ortak duygular da vardır. Kıskançlık da bu ortak duygulardan biridir. Örneğin, partneriniz eski sevgilisinden bahsettiğinde veya partnerinizin önceki ilişkisine ait fotoğraflarına denk geldiğinizde rahatsız edici olabilecek duygular hissetmeniz oldukça doğaldır. Kıskançlık duygusu da bunlardan bir tanesidir. Kıskançlık duygusu, çok fazla […]
