Dissosiyatif kimlik bozukluğu ya da yaygın bilinen adıyla çoklu kişilik bozukluğu, herkesin az çok fikir sahibi olduğu bir hastalıktır. Aynı zamanda çift karakter hastalığı olarak da anılan bu bozukluk, aynı bireyde birden fazla kişiliğin varlığı ile karakterize edilmiştir. Çoklu kişilik bozukluğu adı da buradan gelmektedir.
Film yönetmenleri ve kitap yazarları da eserlerinde bu hastalığı defalarca kez tasvir etmiştir. Ancak birçok kez eserlere taşınmasının aksine, bu bozukluk dünya genelinde o kadar da yaygın değildir. Hatta bazı psikiyatrist ve nöropsikologlar hastalığın gerçekliğine bile itiraz etmektedir.
Peki, psikiyatri dünyasını bile ikiye bölen ve birçok alevli tartışmaya yol açan çoklu kişilik bozukluğu nedir? Bu soruya yanıt arıyorsanız doğru adrestesiniz!
Bu içeriğimizde, dissosiyatif kişilik bozukluğunun gerçekten ne olduğuna ve hangi belirtilerle kendini belli ettiğine değineceğiz. Ardından ise hastalığın oluşma nedenlerini inceleyip tedavi süreci hakkında detaylı bilgiler sunacağız.
Çoklu kişilik bozukluğu, şu an dissosiyatif kimlik bozukluğu (DID) olarak bilinen hastalığın eski adıdır. Genellikle hafızada, öz farkındalıkta, algılamada ve kimlikte ciddi bozulma ile karakterizedir. Hastalığa sahip kişiler, “alter” olarak bilinen farklı kişilik veya kişilikler geliştirirler.
Her kişiliğin kendine özgü özellikleri vardır. Dolayısıyla da hasta kişilikler arasında gidip gelirken kişisel ayrıntılarda, günlük aktivitelerde ve hatta travmatik olaylarda dahil kopukluk yaşayabilir. Oldukça sancılı geçen bu süreç kişilik bölünmesi da olarak adlandırılır.
Çoklu kişilik bozukluğunun en temel belirtisi, alter olarak bilinen iki veya daha fazla alternatif kişiliğin varlığıdır. Bu alterlerin farklı isimleri, davranışları, anıları ve dünyayı algılama biçimleri vardır.
Hastanın yaratmış olduğu alter karakter farklı bir cinsiyete, yaşa ve yaşantıya sahip olabilir. Ancak hastalığın semptomları yalnızca bunlarla sınırlı değildir. Klinik çalışmalar sonrası elde edilen diğer dissosiyatif kişilik bozukluğu belirtileri şu şekilde genişletilebilir:
Çoklu kişilik bozukluğunun belirtilerinin her bireyde farklı şekilde ortaya çıktığı unutulmamalıdır. Belirtilerin şiddeti hafif düzeyden ciddi bozulmalara kadar değişiklik gösterebilir.
Çift kişilik karakter bozukluğu vakalarının çoğunda, erken çocukluk döneminde yaşanan travmatik bir olaya ya da olaylara rastlanmıştır.
Dolayısıyla çoklu kişilik bozukluğu nedenleri;
Acıyla baş etme özelliğini henüz kazanamayan çocuk, acı yaşamasına sebep olan anıları bastırarak başa çıkmaya çalışır. Bu da dissosiyatif kişilik bozukluğunun ortaya çıkmasına neden olur.
Sistematik olarak şiddete maruz kalan zihin, daha fazla zarar görmemek için farklı kişilikler yaratmaya başlar. Bu durum kolayca fark edilmez ve hatta çocuk ebeveynleri tarafından “yaramaz” olarak nitelendirilebilir.
Bastırma eyleminin fark edilmemesi daha fazla şiddetli bir hal almasına ve ana kişiliğin bozularak çoklu karakter hastalığının oluşmasına zemin hazırlar.
Temel sebepler dışında çoklu kişilik bozukluk nedenleri şu şekilde ayrıntılandırılabilir:
Çoklu kişilik bozukluğu birden fazla türün tek çatı altında toplanmasını sağlayan bir şemsiye gibidir. Bu şemsiye altında; depersonalizasyon bozukluğu, dissosiyatif amnezi ve dissosiyatif kimlik bozukluğu olarak adlandırılan üç farklı tür bulunmaktadır.
Bunları şu şekilde detaylandırabiliriz:
Çoklu kişilik bozukluğunun bir alt türü olan depersonalizasyon bozukluğu, kişinin kendinden kopukluğu olarak adlandırılır. Birey, kendi düşüncesini ve vücudunu dışarıdan bir gözlemci olarak algılar. Hastalığın oluşma nedenleri arasında çocukluk çağında yaşanan cinsel istismar ve fiziksel şiddet yer almaktadır.
0 – 6 yaş döneminde yaşanan travmalar çocuğun zamanla kendinden kopmasına neden olur. İstismarın şiddeti ve sıklığı arttıkça duyarsızlaşma da aynı oranda artar. Kişi, yetişkinlik çağına eriştiğinde stres, madde bağımlılığı gibi faktörlerle hastalık kolayca tetiklenebilir.
En sık rastlanan çoklu kişilik bozukluk türleri arasındadır. Kişinin bellek ve algısında bozulma ile karakterizedir. Tıpkı çift kişilik bozukluğunda olduğu gibi travmaya karşı koymak için üretilen bir savunma düzeneğidir.
Dissosiyatif amnezi hastalığından muzdarip kişi hafıza kaybından şikayetçidir. Birey, basit bir olaydan hayati öneme sahip duruma kadar birçok olayı hatırlamakta zorlanır. Bazı hastalarda kısmi hafıza kaybından daha da şiddetli olarak yaşanılan her şeyin unutulması durumu da gözlemlenebilir.
Kişide bir veya daha fazla alter karakterin ortaya çıktığı hastalık türüdür. Alterlerin birbirini tanımaması ile karakterizedir. Hastalığın seyrinde bilişsel, davranışsal ve algısal bozukluklar yaşanabilir.
Dissosiyatif kimlik bozukluğuna sahip bireyler en az iki en fazla on alter kimlik oluşturur. Temel kişilik diğer karakterleri isimlendirir, onlara yaş ve cinsiyet gibi özellikler yükleyebilir.
İkili kişilik bozukluğunun anlaşılması her zaman kolay değildir. Çünkü temel kişilik uzun yıllar boyunca baskın karakter olarak kalabilir. Bu da alter kişiliklerin ortaya çıkmasını geciktirebilir. Hasta normal hayatına devam eder ve çevresindeki hiçbir insan da bundan şüphelenmez.
Alter kişilikler herhangi bir tetikleyici ile ortaya çıkmaya başladığında, hasta hafıza kayıpları yaşamaya başlar. Amnezinin artmasıyla birlikte hastada davranış değişikleri oluşmaya başlar.
Her şey baskın olan karakterin algısına göre şekillenir. Hastanın ya da çevresindeki insanların bunu fark edebilmesi imkansıza yakın gibidir. Bu yüzden çoklu kişilik bozukluğunun net bir şekilde anlaşılabilmesi için uzman psikologdan ve psikiyatristten yardım almak çok önemlidir.
Psikiyatrist gerekli geri bildirimleri aldıktan sonra dissosiyatif kimlik bozukluğu testi yapmak isteyebilir. Oldukça geniş parametrelere sahip olan envanter tanının kesinleşmesine yardımcı olabilir.
Hastalığın yatıştırılması ve zaman içerisinde yok edilmesi için birden fazla tedavi seçeneği düşünülebilir. Hangi tedavi seçeneğinin kullanılacağı hastanın kişisel durumuna göre değişiklik gösterecektir.
Bununla birlikte, en etkili çoklu kişilik bozukluğu tedavisi psikoterapidir. İşe yaraması için aylar ve hatta yıllar boyunca düzenli olarak uygulanması gerekebilir. Temel olarak, kişinin parçalara ayrılmış kimliklerini bütünleştirmeye odaklanır.
İkinci bir seçenek ise hastalığa eşlik ederek semptomların alevlenmesine neden olan diğer problemlere yönelik tedavidir. Burada öncelik risk faktörünü ortadan kaldırmaya yöneliktir.
Bunun ardından psikolog, yaşanan travmatik olayların onarılmasına geçer ve yaratılan bütün kimlikleri bütünleştirilmeye çalışır. Bu aşamada, oluşan semptomları engellemek için dissosiyatif kimlik bozukluğu ilaçları kullanarak tedaviyi destekleyebilir.
Çoklu kişilik bozukluğunun erken teşhisi tedavinin gidişatı için çok önemlidir. Tedavinin mutlaka kişilik bozukluğu hastalıklarıyla ilgili uzmanlaşmış psikolog ve psikiyatristlerce uygulanması gerekir.
Çünkü dissosiyatif kimlik bozukluğu örnek vakaları incelendiğinde, bazı hastalara yanlış teşhis konulduğu görülmektedir. Örneğin, şizofreni çoklu kişilik bozukluğunu zaman zaman taklit edebilen bir hastalıktır. Aradaki kesin ayrımın yapılabilmesi için alanında uzman kişilere başvurmak her zaman en iyisidir.
Çoklu kişilik bozukluğu çocukluk döneminde tohumlanmaya başlayan bir hastalıktır. Bu dönemde yaşanan istismar ve şiddet gibi travmatik olaylar, beynin bölünmesine ve alt kişilikler yaratmasına neden olur. Bunun sonucunda da bu hastalık ortaya çıkar.
Çoklu kişilik bozukluğu testi, hastalığın tanısını kolaylaştırmak ve konulan teşhisi doğrulamak için uzmanların başvurduğu değerlendirme kriterlerinden biridir. Online olarak da çeşitli testler bulabilirsiniz fakat bunların herhangi bir geçerliliği yoktur. Uzmana danışarak profesyonel yardım almanızda fayda vardır.
Beynin bölünerek yarattığı yeni kimliklere alter kimlik adı verilir.
Çoklu kişilik bozukluğu düzelebilen bir hastalıktır. Düzenli uygulanan terapi yöntemiyle hastalıktan kurtulabilirsiniz.
Hayır, şizofreni değildir. Şizofreni ve çoklu kişilik bozukluğu birbirinden ayrı hastalıklardır.