Günümüzde birçok insan dış görünüşünden şikayet ediyor. Sosyal medya ve dizilerle belirlenen güzellik algısı günden güne daha da talepkar hale geliyor. Birçok insan, ekran karşısında gördüğü kişiler gibi olmak için olması gerekenden çok daha fazla efor sarf ediyor.
Örneğin, birkaç kilo fazlası olan bir kişi spor yapmak yerine anında zayıflattığı iddia edilen ürünlere yöneliyor. Her gün onlarca ergen ve genç yetişkin bu tuzağa düşüyor ve hapsoldukları herhangi bir yeme bozukluğu, genel hayatın akışını ciddi şekilde değiştiriyor.
Ancak günün sonuna gelindiğinde, çoğu kişi ayna karşısındaki görüntüsünden yine memnun olmuyor. Çünkü kişi bir süre sonra yeme atakları yaşıyor ve döngü sürekli olarak tekrar ediyor. Bunun temelinde, atılan yanlış adımlarla desteklenen yeme bozukluğu hastalığı olduğunu biliyor muydunuz?
Beslenme bozukluğuna yakalanan kişi, yediklerini kusmaya çalışmaktan, sürekli aç kalmaktan veya tam tersi bir şekilde aşırı yemek yemekten vazgeçmeyecektir. Birbirinden farklı yollarla hayalindeki vücuda ulaşmak için bütün yolları deneyecektir.
Beslenme bozuklukları bütün yaş gruplarını etkileyebilir. Hastalığı fark etmek ve ilerlemesini engellemek için erken uyarı işaretlerini tanımak çok önemlidir. Bu içeriğimizde, yeme bozuklukları nelerdir, hangi belirtilerle ortaya çıkar gibi sorulara yanıt vereceğiz. Hastalığın nedenlerini anlayıp mevcut tedavi seçeneklerini inceleyeceğiz.
Bir kişinin yeme alışkanlıklarında, düşüncelerinde ve beden imajı ile ilgili duygularında meydana gelen düzensizliklerle karakterize olan hastalık yeme bozukluğu olarak adlandırılır.
Bu bozukluk; cinsiyet, yaş veya kültürel geçmiş fark etmeksizin herkesi etkileyebilir. Ancak genellikle ilk olarak ergenlik ve erken yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkar.
Yeme bozukluğu yaşayan kişi, vücut şekli veya kilosu ile aşırı derecede meşgul olur. Bu meşguliyetler yiyeceklerle ilgili düzensiz davranışlara ve hayati derecede önemli beslenme yetersizliklerine neden olabilir.
Her yaştan ve cinsiyetten kişileri etkileyebilecek farklı beslenme bozukluğu çeşitleri vardır. Bunların belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleri farklı şekilde seyredebilir. Bu yüzden önce hangi yeme bozukluğuna sahip olduğunuzu anlamanız gerekir. Peki, en sık görülen türler hangileridir?
İşte en yaygın yeme bozukluğu türleri:
Bireyin yediği ve içtiği her şeyi ciddi oranda kısıtladığı yeme bozukluğu türüdür. Genellikle ergenlik döneminde gelişir ve araştırmalara göre kadınları erkeklerden çok daha fazla etkileme eğilimindedir.
Anoreksiya nervoza hastası bireyler, tehlikeli derecede zayıf olsalar bile, kendilerini aşırı derecede kilolu hissedebilirler. Bu da sürekli olarak kilolarını izlemelerine, kalori alımlarını ciddi şekilde sınırlamalarına ve özellikle karbonhidrat içeren gıdalardan kaçınmalarına neden olur.
Tek seferde alışılmadık derecede büyük miktarda yeme durumu bulimia nervoza olarak tanımlanır. Yemeğin her bölümü, kişinin midesi acı verecek kadar dolana kadar devam eder. Sıklıkla yaşanan tıkınırcasına yeme esnasında kişi, genellikle ne kadar yediğini kontrol edemez.
Bulimia hastaları, yemek yedikten sonra pişmanlık duyar ve aldığı kalorilerden kurtulmak için uğraşır. Bunu hızlıca gerçekleştirmek için zorla kusmaya çalışır ve gerekirse lavman gibi ek seçeneklerden yararlanır.
Tıkınırcasına yeme bozukluğu, bulimia veya anoreksiyanın alt tipi olarak tanımlanır. Genellikle bu iki hastalığın semptomlarını taklit eder. Örneğin, kişi, kısa sürede alışılmadık derecede büyük miktarda yiyecek tüketir. Bu esnada da ne yediğini ve ne kadar yediğini kontrol edemez.
Tıkınırcasına yeme bozukluğu olan kişiler, aşırı egzersiz, lavman veya kusma gibi temizleme davranışlarını kullanmazlar. Aldığı kalorileri telafi etmek için kalori alımlarını da kısıtlamazlar. Tıkınırcasına yeme bozukluğu tedavisi için genel olarak profesyonel yardım gerekmektedir. Çünkü bahsi geçen kişi kendi yaptığının tam olarak farkında değildir.
Pika sendromu, yiyecek olarak kabul edilmeyen şeyleri yemeyi içeren yaygın bir yeme bozukluğudur.
Pika olan insanlar;
Pika sendromu, yetişkinleri, ergenleri ve çocukları aynı oranda etkiler. Bununla birlikte, bu bozukluk genellikle hamile kadınlarda ve zihinsel engelli bireylerde daha sık görülür.
Ruminasyon bozukluğu, yeni tanınan ve nadir görülen bir hastalıktır. Kişinin daha önce yuttuğu veya çiğnediği yiyeceği kustuğu, ardından tekrar çiğneyerek yuttuğu bir rahatsızlıktır.
Davranış, genellikle yemekten sonraki ilk yarım saat içerisinde gerçekleşir. Ruminasyon hastalığı; çocukluk, bebeklik veya yetişkinlik döneminde gelişir. Genellikle 3 ila 12 aylık bebeklerde yaygın görülür.
Ancak bebeğin gelişmesiyle birlikte hastalık kendi kendine kaybolur. Bunun dışında olan yetişkinler ve çocukların tedavi görmeden düzelmesi mümkün değildir. Dolayısıyla hastalığın tedavisi için profesyonel yardım almak şarttır.
Kaçıngan-kısıtlı beslenme bozukluğu, yiyeceklerin dokularına veya diğer duyusal özelliklerine karşı güçlü bir isteksizlik ile karakterizedir. Kişi, o gıdaları tükettiğinde boğulacağını veya fiziksel olarak herhangi bir hasar alacağını düşünür. Bu nedenle de yemeği yemekten vazgeçer.
Yeme bozuklukları birçok nedenden kaynaklanabilir ve yaşamı tehdit edebilecek kadar ciddi şikayetlere yol açabilir. Bu yüzden herhangi bir beslenme bozukluğu ne kadar erken fark edilirse düzelme şansı da o kadar artar.
Yeme bozukluklarının erken sinyallerini tanımak, tedavinin hızında ve etkisinde inanılmaz bir fark yaratabilir.
En yaygın görülen yeme bozukluğu belirtileri ise şu şekildedir:
Ancak bunların haricinde, bildiğiniz gibi birden fazla yeme bozukluğu türü vardır. Beslenme bozukluğunun türüne bağlı olarak belirtiler de değişkenlik gösterecektir. Bu yüzden belirtileri yeme bozukluğunun çeşidine bağlı olarak ele almamız daha doğru olacaktır.
Yeme bozukluğu çeşitleri içerisinde en yüksek ölüm oranına sahip bozukluktur. Bu nedenle de belirtilerini anlamak ve erken müdahalede bulunmak hayati öneme sahiptir.
En yaygın anoreksiya nervoza belirtileri şu şekildedir:
Bulimia nervozanın semptomları, anoreksiyanın alt tiplerine ve tıkınırcasına yeme bozukluğuna benzerlik gösterir. Diğer yandan, bulimia hastaları sahip oldukları kiloyu koruyabilirler.
En sık görülen bulimia nervoza belirtileri ise şu şekildedir:
Tıkınırcasına yemek yeme bozukluğu, kısa sürede çok sık yemek yeme isteği ile karakterizedir. Buna suçluluk veya utanç duygusu da eşlik eder. Bulimiadan farklı olarak herhangi bir çıkarma veya telafi davranışı içermez. Etkilenen bireyler, tipik olarak çok yemek yeme nedeni ile aşırı kilolu veya obezdir.
Tıkınırcasına yeme bozukluğunun belirtileri ise şunlardır:
Genellikle gelişimsel yetersizliği olan kişilerde görülen pika sendromu şu belirtiler ile kendini gösterir:
Ruminasyon bozukluğu yeni tanınmaya başlayan bir beslenme bozukluğu türüdür. Hastalığın tanısında genellikle aşağıdaki belirtilere rastlanır:
Kaçıngan kısıtlayıcı gıda alım bozukluğu aşağıdaki belirtilerle ortaya çıkabilir:
Yeme bozukluğu nedenleri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Ancak genel olarak diğer psikolojik hastalıklar gibi, yeme bozuklukları da genetik, çevresel ve diğer faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklanır.
Hastalık için kesin nedenler bulunmamakla birlikte, bazı davranışlar yeme bozukluklarının gelişmesine katkıda bulunabilir.
Yeme bozukluğu psikologlar tarafından tanı konulan bir hastalıktır. Teşhis için özel üretilmiş yeme bozukluğu değerlendirme ölçeği bulunmamaktadır. Dolayısıyla, hastadan ve hastanın yakınlarından alınacak geri dönüşler tanının konulmasını kolaylaştırabilir.
Uzman psikolog ya da psikiyatrist, aldığı geri bildirimleri aşağıdaki değerlendirmeler ile birleştirir:
Herkes için geçerli tek bir yeme bozukluğu tedavisi bulunmamaktadır. Genellikle sağlık profesyonellerinden oluşmuş bir ekip tedaviye dahil olur. Bu ekip psikolog, diyetisyen ve psikiyatristten oluşur.
Yeme bozukluğu tedavisi için, hastalığın türü ve şiddetine göre, aşağıdaki seçeneklerden herhangi biri planlanabilir:
Geri çıkarma bozukluğu, anoreksiya nervoza, bulimia nervoza, tıkınırcasına yeme bozukluğu, ruminasyon bozukluğu ve kaçıngan kısıtlayıcı gıda alımı bozukluğu olmak üzere toplamda 6 tane yeme bozukluğu vardır.
Yeme bozukluğu her yaştan ve her cinsiyetten kişide görülebilir. Ancak ergenlik döneminde olanlarda ve genç yetişkinlerde görülme sıklığı daha fazladır.
Gelişim bozukluğu, kalp ve akciğer hastalıkları, reflü, ağız ve diş problemleri beslenme bozukluğu sonucu oluşan hastalıklar arasındadır.
Bulimia nervoza adı verilen beslenme bozukluğu, sürekli yemek yeme isteğine neden olmaktadır.
Anoreksiya nervoza yemek yeme isteğinin minimuma indiği bir hastalıktır. Eğer hasta hiç yemek yemek istemiyorsa anoreksiyanın varlığı düşünülebilir.