İlk kez internetle tanıştığınız zamanı hatırlıyor musunuz? Ansiklopedi yerine tercih edebileceğiniz arama motoru ne kadar da büyüleyiciydi! Arkadaşlarınızla bilgisayar hakkında konuşuyor ve yeni keşfettiğiniz müzik listesini onlarla paylaşıyordunuz. Teknoloji yeni olsa bile yapabildikleriniz kısıtlıydı ve aynı zamanda hepinizin üzerine konuşabileceği yeni bir ortak alandı.
Günümüzde ise çocuklar için internet, adeta keşfedilmeyi bekleyen ıssız bir adayı temsil ediyor. Emojiler, takipler, beğeniler ve çok daha fazlası derken çocuğunuz artık adeta dijital bir biberonla beslenmeye başlıyor. Bu da hızlı ve mümkünse en iyi şekilde yanıtlamanız gereken iki soruyu gündeme taşıyor: Dijital dünyada ebeveyn olmak hangi zorlukları beraberinde getirir? Uçsuz bucaksız bu djital dünyada bilinçli ebeveyn olmak için neler yapmalısınız?
Dijital Dünyanın Beraberinde Getirdiği Riskler Neler?
Çevrim içi dünyanın risklerini bilmek ve bunun çocuklarınız için ne anlama geldiğini bilmek çok önemlidir. İnternet, geniş bir bilgi ve fırsat kaynağı olsa bile gizlilik ihlallerinden siber zorbalığa kadar potansiyel tehlikelere de ev sahipliği yapar.
Gizlilik ve Güvenlik Riskleri
Dijital dünyada çevrim içi gizlilik ve güvenlik son derece önemlidir. Özellikle de verinin bu kadar mühim olduğu bir dönemde… Kişisel bilgilerin çalınması ve kötüye kullanılması riski, internet kullanan herkes için gerçek bir endişe kaynağıdır.
Ayrıca, siber suçlular yetişkinleri bile çeşitli yöntemlerle kandırabiliyorken, bunun çocuklar için ne kadar tehlikeli olabileceğini tahmin etmek hiç de zor değildir. Peki, bir ebeveyn olarak siz bu konuda yapabilirsiniz?
Öncelikle, çocuğunuzu kimlik hırsızlığından koruyabilmek için ona anlayacağı dilde bilgilendirme yapın. Kişisel bilgilerini sosyal medyada paylaşmaması gerektiğini anlatın. Gerçek hayatta tanımadığı kişilerle iletişime geçmemesini ve olası bir tehlike durumunda sizinle korkusuzca iletişim kurabileceğini hatırlatın.
Siber Zorbalık
İnternetin sunduğu anonimlik siber zorbalığın artmasına neden oldu. Tıpkı akran zorbalığı gibi birçok probleme zemin hazırlayan bu zorbalık biçimi, özellikle çocuklar ve ergenler için ciddi duygusal ve psikolojik sorunlara yol açabilir.
Örneğin, çocuğunuz büyük bir hevesle çizdiği resmi paylaştığında olumlu yorumlar alabileceği gibi hakaretvari yorumlarla da karşılaşabilir. Bu, zaman içerisinde çocuğunuzun yeteneğini sorgulamasına neden olarak düşük benlik saygısına neden olabilir.
Uygunsuz İçeriklere Maruz Kalmak
Dijital dünya, bütün kitlelere hitap etmeyecek içeriklerle doludur. Özellikle yeni internet kullanıcıları şiddet içeren veya başka bir şekilde zararlı olabilen içerikle karşılaşma riski altındadır.
Çizgi film izlemek isteyen çocuğunuzun karşısına aniden cinsel ve pornografik bir içerik çıkabilir. Sizinle paylaşma konusunda kararsız olan çocuğunuz bu dünyaya daha fazla dalabilir veya saklamanın ve her an yakalanmanın korkusuyla kaygı gibi psikolojik rahatsızlıklara sahip olabilir.
Ekran Bağımlılığı
Dijital platformların sürükleyici yapısı aşırı ekran süresine yol açarak ekran bağımlılığına katkıda bulunabilir. Bu, fiziksel sağlığı etkileyerek hareketsiz yaşam tarzı alışkanlıklarına, göz yorgunluğuna, uyku bozukluklarına yol açabilir.
Ayrıca ruh sağlığını da olumsuz etkileyerek sosyal medya bağımlılığı, depresyon ve anksiyete gibi hastalıkların kaynağını da oluşturabilir.
Dijital Dünyada Bilinçli Ebeveyn Olmak İçin Neler Yapılmalı?
Çocuğunuza dijital yolculuğunda rehberlik edebilmek için öncelikle onun ilgi alanlarını, takip ettiği sosyal medya sitelerini ve en sevdiği oyunları bilmeniz çok önemlidir. Bu alanları anlamak, dengeli bir yaşam tarzı ve internet kullanımı belirlemek için dijital sınırlar oluşturmanıza olanak tanır.
Bilinçli dijital ebeveynlik uygulamanıza yardımcı olacak plan yapmak istiyorsanız aşağıdaki tavsiyelerimize göz atabilirsiniz!
1. Dijital Kullanıcı Sözleşmesi Oluşturun
Çocuğunuzla dijital kullanıcı sözleşmesi hazırlamayı düşünebilirsiniz. Bu belge, çevrim içi davranışların anlamlarını, zaman kısıtlamalarını ve kuralların ihlallerin.in sonuçlarını açıklayabilir. Ancak burada dikkat etmeniz gereken en önemli unsur, sözleşmenin çocuğunuzun değişen çevrim içi ihtiyaçlarına uyum sağlıyor olmasıdır.
2. Çocuğunuzun Sosyal Medya Kullanım Amacını Anlayın
Çocuğunuzun ilgilendiği platformlarını anlamak dijital ebeveynliğin çok önemli bir parçasıdır. Çocuğunuzun yalnızca yaşına uygun uygulamaları kullandığından ve zararlı sitelerin tam olarak kısıtlandığından emin olun.
3. Zararsız Çevrim İçi Etkileşimleri Teşvik Edin
Çocuğunuza zararsız çevrim içi etkileşimlerin değerini anlatın ve iyi davranışları eyleme geçirerek nasıl dijital vatandaş olabileceğini öğretin. Bu konuda örnek olabilecek içerikleri sunun ve gerekirse birlikte takip edin.
4. Açık İletişim Kurun
Çocuğunuzun dijital deneyimleri hakkında iletişim kanallarınızı daima açık tutmalısınız. Etkinlikleriyle gerçekten ilgilenin ve karşılaştıkları çevrim içi zorlukları tartışırken kendilerini oldukça rahat hissettiklerinden emin olun.
Çevrim içi dünyada yer alan tehlikeleri ve bunların çocuğunuzu nasıl hedef alabileceğini anlayın. Çocuklarınızla bu konuda konuşmanın uygun yolları bulun ve onlara sizinle açıkça konuşabileceği fırsatlar verin.
5. Ebeveyn Denetimlerinden Yararlanın
Çocuğunuzu proaktif olarak koruyabilmek için ebeveyn denetimlerini kullanın. Güvenilir çevrim içi teknoloji sitelerine abone olun ve başkalarının deneyimlerini öğrenin.
6. Dijital Ebeveynlikten Vazgeçmeyin
Dijital dünyada ebeveyn olmayı çocuğunuzla ve teknolojideki gelişmelerle birlikte ilerleyen bir yolculuk olarak düşünebilirsiniz. Amacınız, çocuklarınızı dijital dünyadan uzaklaştırmak değil, onlara kendilerini faydalı bir şekilde keşfetmeleri için interneti nasıl kullanabileceklerini öğretmek olmalıdır.
Evet, ne yazık ki, bu sürekli güncellenen ve zaman zaman canınızı sıkabilen bir yolculuk olabilir. Yine de anın tadını çıkarın ve çocuğunuzla birlikte dijital dünyayı keşfetmeye başlayın!
Oyun, neredeyse bütün çocuklar için vazgeçilmez bir aktivitedir. Çoğu insan oyunun önemini ve çocuklar üzerindeki faydasını kabul etmiştir. Çocukların farkında olmadan edindiği bu eylem becerisi, henüz gelişmekte olan beynin son derece önemli bir parçası olabilir. Oyun, çocukların bilişsel ve fiziksel güçlerinin yanı sıra hayal güçlerini ve el becerilerini de geliştirir. Peki, son zamanlarda adını sıkça […]
Olumlamalar, kişisel gelişim ve zihinsel sağlık pratikleri arasında giderek daha fazla yer bulan, güçlü ve etkili araçlardır. Kendi iç dünyamızı şekillendirmenin yanı sıra, dış gerçekliğimizi de olumlu yönde etkileyebilecek bu basit ama güçlü kavram, özellikle son yıllarda popülerliğini artırmıştır. Peki, olumlama ne demek? Bu güçlü ifadeler nasıl etkili bir şekilde kullanılır? Eğer siz de bu […]
Kısa bir zaman diliminde çok fazla ders içeriğini öğrenme fikri adeta rüya gibidir. Bu yüzden birçok öğrenci öğrenebildiği kadar öğrenmeye ve beynini sınav konularıyla doldurmaya çalışır. Yine aynı öğrenciler, sınavdan çıktığı andan itibaren herhangi bir ilerleme kaydetmediği hissine kapılabilir. Eminiz ki bu fikirler sizin için de yabancı değildir. Ancak endişelenmeyin! Çünkü etkili öğrenmeyi mümkün kılan […]
Her çocuk kendi kişiliğiyle birlikte doğar. Bu yüzden aynı ailede yetişmiş çocuklar birbirinden farklı gelişim gösterebilir. Bu farklılık bazen şaşırtıcı seviyelerde dahi olabilir. Ancak çocukların maruz kaldıkları davranış stillerinin, sosyal becerilerini ve çevreye uyum sağlama yeteneklerini şekillendirmeye katkıda bulunduğu bilinen bir gerçektir. Bu davranış şekillerinin ana malzemesi ise ebeveynlik stilleridir. Peki, ebeveynlik stilleri nelerdir ve […]
Geleceği düşünmek ve onun hakkında planlar yapmak oldukça doğaldır. Çünkü karşılaşabileceğiniz herhangi bir olasılığa karşı hazırlıklı olmanızı sağlar. Böylece, hayatınız mümkün olduğu kadar normal düzeyde seyreder. Ancak her şeyin kötü gideceğine inanan bazıları için gelecek kaygısı yaşamak, külfetli ve hatta engelleyici bir refleks haline gelir. Gelecek korkusu, neredeyse herkesin zaman zaman hissettiği evrensel bir duygudur. […]
Empati, çocukluk dönemlerinden itibaren sıklıkla duyduğumuz ve son derece aşina olduğumuz bir kavramdır. Sosyal gerçeklik ile ilgili bir film izlediğimizde veya toplumsal gerçekçi bir kitaba denk geldiğimizde, bu kavramın birbirinden farklı şekillerde olmak üzere, kitaplarda ya da filmlerde işlendiğini görebiliriz. Örneğin, trajik bir olay söz konusu olduğunda mağdurun karşı tarafa “Biraz empati yap” dediğine yakından […]
Kişinin ebeveynleriyle, özellikle de kendisini dünyaya getiren ve her şeyi borçlu olduğu annesiyle olan bağı, insan olmanın en temel değerleri arasındadır. Hatta insanların annelerine olan yakınlıklarını korumak için eğitim, iş ve genel yaşam haklarından vazgeçmesi alışılmadık bir durum da değildir. Çünkü bir çocuğun annesine, onun tavsiyesine ve korumasına her zaman ihtiyacı olacaktır. Ancak bazı kişilerde […]
Öfke, bir şeyler ters gittiğinde veya çevrenizdeki bir kişinin yanlış tutumuyla karşılaştığınızda hissedebileceğiniz yoğun bir duygudur. Genellikle hayal kırıklığı ve stres duyguları ile karakterizedir. Herkes zaman zaman öfkeli hisseder. Çünkü öfke, zor durumlara karşı hissedildiğinde tamamen normal bir tepkidir. Ancak bu duygu aşırı derecede tezahür ettiğinde ve çevrenizdeki kişilerle olan ilişkinizi etkilemeye başladığında bir sorun […]
