Hamilelik döneminde anne adayının bedeni artık sadece ona hizmet etmez. Kendi gelişimiyle birlikte beden içerisinde bir canlının oluşumuna da hizmet eder. Bütün dokular, fetüsün gelişmesi ve onun sağlıklı bir şekilde dünyaya gelebilmesi için seferber olur.
Bu çerçevede, vücudun sistemleri hamileliğe uyum sağlamak adına sürekli olarak değişim geçirir. Peki, hamilelikte vücutta görülen değişiklikler nelerdir ve bu değişimlerle en iyi şekilde nasıl mücadele edilir?
Hamilelik döneminde tahmin edilebileceği üzere hormonlar tekdüze şekilde ilerlemez. Bu süreçte hormonların dalgalı hâlde seyretmesi akne oluşumunu tetikleyebilir. Bu hormonal değişiklikler sebum üretimini, cilt yağında artışı ve folikülün tabanında yağ hücrelerinin birikmesini teşvik eder. Bu da tıkanıklığa, iltihaba ve sivilce oluşumuna neden olur.
Hamilelikte akne oluşumu genellikle ilk dönemlerde daha yoğundur. Oluşan sivilceler hafif, düzenli ve hatta oldukça şiddetli seyredebilir. Ancak endişelenmenize gerek yok! Çünkü emzirme dönemine girdikten sonra yavaş yavaş aknelerle vedalaşmaya başlayabilirsiniz.
Saçlarınız her zamankinden daha güzel görünüyorsa ve çevrenizdeki kişilerden saçlarınıza yönelik iltifatlar alıyorsanız bunu hamileliğinize borçlu olabilirsiniz. Zira olağan seviyelerin üstüne çıkan östrojen ve progesteron, kökleri besleyerek dökülme oranını azaltırken saç foliküllerinin büyüme hızını da artırır.
Doğumdan sonra progesteron ve östrojen seviyeleri azalır. Bunun akabinde çok sayıda folikül dinlenme moduna geçer. Bu nedenle, saçlardaki artış doğum sonrası dönem de devam eder. Ancak yaşadığınız durum ne yazık ki kalıcı değildir ve saçlar 8 ay sonra normal yoğunluğuna geri döner.
Hamilelik dönemi oldukça ağrılı geçen bir dönemdir. Rahmin genişlemesiyle birlikte sırtta, karında veya kasık bölgesinde ağrı hissedilebilir. Ağrının oluştuğu bölge kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Bazı kadınlar, bebeğin kafasından gelen baskı ve kilo alımı nedeniyle sırtta ve pelvik kemiğinin yakınında oluşan ağrıdan şikâyetçidir. Bazı kadınlar ise sırttan diz veya ayağa kadar uzanan ağrı ile karakterize olan siyatikten muzdariptir.
Ağrı bazen sadece bacaklarda veya ayaklarda ani kas spazmı şeklinde de oluşabilir. Bu genellikle geceleri oluşur ve vücudun kalsiyumu işleme şeklindeki değişiklik kaynaklıdır.
Hamilelikte göğüslerin dolgunluğu artar ve boyutu değişir. Özellikle doğum zamanı yaklaştıkça göğüsler emzirmeye hazırlanmak için daha fazla şişmeye başlar. Bu durum zaman zaman ağrıya ve çoğunlukla da hassasiyete neden olur.
Ortaya çıkan bir diğer değişiklik ise göğüslerden süte benzer sıvı gelmesidir. Gebeliğin son haftalarına girildiğinde bazı kadınların göğüsleri bebek için üretilen sütü salgılamaya başlar. Yenidoğanları enfeksiyondan koruyan antikorları içeren bu sıvı, gebelik döneminde vücutta yaşanan değişimlerin başında gelir.
Anne adaylarının birçoğu kabızlıktan muzdariptir. Hormonal seviyelerdeki artış sindirimi yavaşlatıp bağırsak kaslarını gevşeterek kabızlığa neden olur. Rahmin büyümesinin bağırsaklara uyguladığı baskı kabızlığın şiddetine ve seyrine katkıda bulunabilir.
Rahim büyümesi sonucu hazımsızlık ve mide ekşimesi yaşayabilirsiniz. Hormonların sindirim sistemini yavaşlatması ile birlikte yiyecekler her zamankinden daha yavaş hareket eder. Bu yüzden neredeyse hamilelerin tamamı kendini şişkin hisseder.
Rektuma çıkıntı yapan şişmiş damarlara hemoroid adı verilir. Kaşıntı, ağrı, kanama ile karakterizedir ve hamile kadınların neredeyse %50’si hemoroidden muzdariptir. Hemoroidin oluşum nedeni ise vücutta kan basıncındaki artıştır. Son derece yaygın olan bu problem genellikle doğumdan sonra iyileşir.
Hamileliğin ilk üç aylık döneminde mide bulantısı yaşanması neredeyse kaçınılmazdır. Bu durum her ne kadar “sabah bulantısı” olarak bilinse de günün herhangi bir saatinde de ortaya çıkabilir. İkinci üç aylık döneme girilmesiyle birlikte bulantılar azalır ve son aylarda tamamen biter.
Hamile kadınların neredeyse tamamı göğüslerde, uyluklarda veya karın bölgesinde oluşan lekelere sahiptir. Karın büyüdükçe ve cilt gerildikçe bunların görülme sıklığı artar. Kollajen ve elastin liflerindeki değişiklikler sonucu oluşan bu duruma çatlak adı verilir.
Çatlaklar nadiren de olsa kaşıntılı şekilde gelişebilir. Burada rol oynayan unsur safra asitlerinin konsantrasyonundaki artıştır. Bazı durumlarda kaşıntıya sarımsı bir cilt tonu da eşlik edebilir.
Çok uyumanıza rağmen kendinizi yorgun ve halsiz hissettiğini oldu mu? Eğer öyleyse paniklemenize hiç gerek yok. Çünkü birçok kadın hamileliğin ilk üç aylık döneminde tıpkı sizin gibi kendini bitkin hisseder. Bu, vücudunuzun size daha fazla dinlenmeniz gerektiğini söyleme şeklidir.
İkinci üç aylık döneme girdiğinizde ise yorgunluğun yerini enerji alacaktır. Ancak son döneme girmenizle birlikte başlardaki yorgunluk geri döner. Karnınızın büyümesi uyumanızı zorlaştırabilir ve bebek hareketleri uyku bozukluğu yaşamanıza neden olabilir. Böyle durumlarda bol bol dinlenmeye özen göstermek yorgunluğunuzu gidermeye yardımcı olabilir.
Hamilelik sırasında mesane büyür ve idrar tutma kapasitesi artar. Bununla birlikte mesanedeki kas gücü azalır. Sonuç olarak hamile kadınlarda idrar kaçırma görülebilir.
Hormon seviyelerinin yükselmesi ve zaman zaman dalgalı seyretmesi beyindeki kimyasalları da etkileyebilir. Bu durum fiziksel değişimlerle birleştiğinde, anne adayının hamilelikte depresyona yakalanmaması neredeyse kaçınılmazdır.
Çoğu insan, hamileliği sadece belin genişlemesi ve karnın büyümesi olarak düşünür. Ancak birçok kadın gerçekte bir dizi fizyolojik değişiklikle karşı karşıyadır. Değişim karşısında şaşıran ve ne yapacağını bilmeyen anne adayları, bütün bunlara ek olarak, stresin beraberinde getirdiği kaygı ve depresyon ile uğraşmak zorunda kalır.
Yine de bütün bunlarla umutsuz bir şekilde mücadele etmek zorunda değilsiniz. Çünkü atacağınız ufak adımlarla ortaya çıkan her duruma hızlıca ayak uydurabilirsiniz:
Hamilelik, duygusal ve fiziksel değişikliklerin iç içe geçtiği bir süreci beraberinde getirir. Özellikle ilk bebek söz konusu olduğunda, vücudun her geçen gün farklı forma girmesi oldukça korkutucu gelebilir. Kokulara karşı hassasiyet, mide bulantısı ve göğüs büyümesi derken birçok anne adayı için bu süreç son derece streslidir.
Ancak unutmamanız gereken bir şey var: Bu süreçte asla yalnız değilsiniz! Hamilelik sürecini en sağlıklı şekilde atlatmak için online doktor hizmetimizden faydalanabilirsiniz. Bu hizmet sayesinde konfor alanınızı terk etmeden uzman yardımı alabilirsiniz. Online doktor görüşmesi ile en güvenli hissettiğiniz yerde, mutlu yuvanızda sorunlarınızı hafifletecek öneriler alabilirsiniz.